Duyularımız Saniyede 1 Milyar Bit İşlerken Beynimiz Neden Sadece 10 Bit Düşünüyor?
Caltech bilim insanları, insan düşüncesinin hızını çarpıcı bir sınırla ortaya koyarak şaşırttı: Beynimiz, duyularımızın saniyede bir milyar bitlik bilgi emmesine rağmen, sadece saniyede 10 bit hızla düşünüyor. Bu bulgu, beynimizin bilgiyi nasıl filtrelediği ve neden her seferinde tek bir düşünceye odaklandığımız üzerine yeni soruları da beraberinde getiriyor.
Düşünce Hızının Nasıl Ölçüldüğü
Araştırma, Anne P. ve Benjamin F. Biaggini Biyolojik Bilimler Profesörü Markus Meister liderliğinde ve yüksek lisans öğrencisi Jieyu Zheng’in çalışmasıyla gerçekleştirildi. Bulgular, saygın bilim dergisi Neuron”a yayımlandı.
Bilgi teorisi tekniklerini kullanan Zheng, insanların okuma, yazma, video oyunu oynama ve Rubik Küpü çözme gibi aktivitelerini inceleyerek insan düşüncesinin saniyede 10 bit hızında çalıştığını hesapladı. Bu hız, duyusal sistemlerimizin saniyede bir milyar bitlik bilgi akışını işleme kapasitesinin çok altında. Ancak bu paradoksal durum, beynin karmaşık filtreleme mekanizmalarını anlamak için önemli ipuçları sunuyor.
Beyin ve Bilgi Filtreleme Paradoksu
“Bu son derece düşük bir sayı,” diyor Meister. “Duyularımızın aldığı trilyonlarca bilgiden sadece 10 bit seçiyoruz ve bunu algı ve karar alma için kullanıyoruz.” Beyinde 85 milyardan fazla nöron bulunmasına rağmen, bu nöronların sadece birkaçı üst düzey düşünme için kullanılıyor. Nöronların bireysel kapasitesi saniyede 10 bitin çok üzerinde olmasına rağmen, neden daha fazla bilgi iletmedikleri bilim insanlarının yanıtlaması gereken kritik bir soru.
Neden Bir Anda Tek Bir Düşünce?
Bir satranç oyuncusunu düşünün. Gelecekteki hamlelerini hayal ederken, beyninin bir anda birden fazla dizi yerine sadece bir stratejiyi takip ettiğini fark ederiz. Bu durum, beynin evrimsel geçmişi ile açıklanabilir. Sinir sistemine sahip ilk canlılar, beynini basit navigasyon için kullanıyordu: yiyecek bulma, avcılardan kaçma ya da bir yönü takip etme. Modern insan beyninin bu “tek yollu” düşünce işleme sistemini miras alışı, soyut kavramlarda gezinme kapasitemizi de şekillendirmiş olabilir.
Beyin-Bilgisayar Arayüzü Teknolojileri ve Yeni Sınırlar
Bu bulgular, beyin-bilgisayar arayüzleri konusundaki ütopyan beklentileri de sarsabilir. Teknoloji devlerinin, insanların normalden daha hızlı iletişim kurmasını sağlamak için geliştirdiği bu arayüzlerin, aslında beyinlerimizin düşünce sınırları nedeniyle etkisiz kalabileceği ortaya konuyor. “Beyinlerimiz, nöral bir arayüz ile saniyede yine sadece 10 bit hızla iletişim kuracaktır,” diyor Zheng. Bu durum, bu teknolojilerin gelecekteki gelişimi ve uygulanabilirliği için yeni bir perspektif sunuyor.
Evrimsel Faktörler ve Gelecekteki Araştırmalar
Zheng ve Meister, “Atalarımız, dünyanın hayatta kalmaya olanak tanıyacak kadar yavaş olduğu bir ekolojik niş seçti,” diye yazıyor. Bu durum, beynin şu anki sınırlamalarının evrimsel bir adaptasyon olabileceğini gösteriyor. İnsan beyninin düşünce işleme kapasitesini daha iyi anlamak için gelecekteki araştırmaların, beynin bu sınırlamalarının mimarisine odaklanması gerekecek.
Sonuç
Caltech’teki bu çalışma, beynin bilgi işleme kapasitesine dair yeni bir anlayış sunarken, aynı zamanda sinirbilim ve teknoloji alanında yeni soruları gündeme getiriyor. Beynimizin hız sınırlarını anlamak, hem bilimsel hem de teknolojik yeniliklere rehberlik edebilir. Ancak bu bulgular, beynin karmaşıklığını ve evrimsel mirasını anlamada sadece bir başlangıç noktası olabilir.
Derleyen: Deniz KAFKAS
Kaynak: Duyularımız Saniyede 1 Milyar Bit İşlerken Beynimiz Neden Sadece 10 Bit Düşünüyor?
Kanserle Mücadelede Çığır Açan Buluş: Nano Teknoloji Destekli Tedavi
Kanserle Mücadelede Çığır Açan Buluş: Nano Teknoloji Destekli Tedavi