Bilim İnsanları Salyangoz Mukusundan Yaraları İyileştiren Hidrojel Üretti

Bilim İnsanları Salyangoz Mukusundan Yaraları İyileştiren Hidrojel Üretti

Bilim İnsanları Salyangoz Mukusundan Yaraları İyileştiren Hidrojel Üretti

Çinli bilim insanları, travmatik yaralanmaları ve kronik yaraları iyileştirmek için salyangoz mukusundan doğal bir biyolojik yapıştırıcı geliştirdi.

Kara salyangozları ve mukusları, 2000 yıldan uzun bir süre önce yanıklar, apseler ve yaraların yol açtığı ağrıları tedavi etmek için kullanılıyordu.

Çin Bilimler Akademisi’ne bağlı Kunming Botanik Enstitüsü’ndeki araştırmacılar, asırlık tedavi yönteminden ilham alarak salyangoz salgısından doğal bir biyolojik yapıştırıcı madde tanımladı. Uzmanlar, bu maddenin, hücre dışı yapay ortamda yapışma özelliklerini ve yara iyileşmesi üzerindeki hücre içi canlı ortamda etkilerini değerlendirdi.

TAM KATMAN DERİ YARALARININ İYİLEŞMESİNİ HIZLANDIRIYOR

Geçtiğimiz günlerde, Nature Communications dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, salyangoz mukus jelinden elde edilen yapıştırıcı madde, çoklu etkileşimler yoluyla ıslak dokuya yapışabilen, yumuşak bir yığın yapışkan matristen oluşuyor. Bu hidrojel, sağlıklı ve diyabetik erkek sıçanlarda tam katman deri yaralarının iyileşmesini etkili şekilde hızlandırıyor.

Araştırmaya göre kronik yaralardaki iltihabı da hafifleterek, rejenerasyonu önemli ölçüde artırabiliyor. Araştırmacılar, bu bulguların, yeni nesil biyolojiden ilhamla bulunan doku yapıştırıcılarının ve biyomühendislik yapı iskelesi tasarımlarının geliştirilmesinde önemli etkileri olabileceğini söyledi.

Kaynak: Bilim İnsanları Salyangoz Mukusundan Yaraları İyileştiren Hidrojel Üretti

Deniz Salyangozları Kitlesel Yok Oluştan Nasıl Kurtuldu?

Bazı karındanbacaklıların, Triyas sonundaki kitlesel yok oluş olayını atlatmayı nasıl başardıkları araştırmacılar tarafından ortaya çıkarıldı. 

Yeni bir çalışma, deniz yumuşakçalarının bir alt sınıfı olan Heterobranchia’nın bir kitlesel yok oluş olayından sonra nasıl hayatta kalabildiğini ve geri dönebildiğini açıklıyor. 

Triyas sonu kitlesel yok oluş olayı yaklaşık 201 milyon yıl önce gerçekleşti. Bu dönem Jura döneminin başlangıcını ve dinozorların Dünya’daki egemenliğini işaret eder. Büyük Ölüm olarak bilinen Permiyen sonu kitlesel yok oluşundan daha az yıkıcı olsa da, olayın hem karada hem de denizde biyolojik çeşitlilik üzerinde muazzam bir etkisi vardır.

 Bilim insanları, bazı deniz salyangozlarının kitlesel yok oluştan sağ çıkmakla kalmayıp, aynı zamanda sonrasında gelişmeye devam ettiklerini bildirdiler.

Araştırmacılar gastropod çeşitliliği üzerine yayınlanmış çalışmalardan bir bilgi veri tabanı oluşturdular ve bunu geç Triyas ve erken Jura dönemleri arasındaki yok oluşları ve yeni cinslerin ortaya çıkışını haritalamak için kullandılar. Sonuçları analiz etmeye geldiklerinde, bir alt sınıf olan Heterobranchia, kalabalığın arasından sıyrıldı.

Bu cinsin sadece yaklaşık yüzde 11’i yok olma olayı sırasında yok edildi. Bu, tüm gastropod cins ve alt türlerinin yüzde 56’sı ile karşılaştırılıyor. Bu durum sonraki dönem de bir sürü yeni heterobranch cinsinin ortaya çıkmasına neden oldu.

Peki bu salyangozlar nasıl hayatta kalmayı başardı?

Bu eski salyangozların nasıl yaşadığını tam olarak bilmek zor. Bilim insanları, kabuklarının şekline, o sırada çevre hakkında bildiğimizi düşündüğümüze ve bu türlerin modern torunlarına bakarak tahminde bulunabilirler.

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Çok Okunan Yazılar