Aritmetiğin Neden Doğduğuna Dair Psikolojik Bir Cevap Bulundu
Herkes 2 + 2 = 4 olduğunu biliyor, ama neden? Neden en başta aritmetik var ve bu neden doğru? Canterbury Üniversitesi’ndeki araştırmacılar son zamanlarda bu soruları psikolojik bir bakış açısıyla “tersine mühendislik” aritmetiği ile yanıtladılar.
Bunu yapmak için, niceliklerin birleştirilebileceği tüm olası yolları düşündüler ve (matematiksel terimlerle ilk kez) toplama ve çarpmanın en basit yöntemler olduğunu kanıtladılar.
Kanıtları, bizim ve diğer hayvanların dünyayı nasıl deneyimlediğini şekillendiren dört varsayıma (algısal düzenleme ilkelerine) dayanıyor.
Bu varsayımlar, aritmetik dışındaki tüm olasılıkları ortadan kaldırır, tıpkı bir heykeltıraşın çalışmasının bir taş bloğun içine gizlenmiş bir heykeli ortaya çıkarması gibi.
Monotonluk, “şeylerin aynı yönde değişmesi” fikridir ve dünyadaki yerimizi takip etmemize yardımcı olur, böylece bir nesneye yaklaştığımızda daha büyük, uzaklaştığımızda ise daha küçük görünür.
Dışbükeylik, aradalık sezgilerine dayanır. Örneğin, bir futbol sahasının dört köşesi, onları birbirine bağlayan sınır çizgileri olmasa bile oyun alanını tanımlar.
Süreklilik, nesnelerin uzayda ve zamanda hareket ediyor göründüğü yumuşaklığı tanımlar.
İzomorfizm, aynılık veya analoji fikridir. Bir kedinin bir kayaya benzediğinden çok bir köpeğe benzediğini fark etmemizi sağlayan şey budur.
Birlikte ele alındığında, bu dört ilke, günlük deneyimlerimizin düzenli ve bilişsel olarak yönetilebilir olması için dünya algımızı yapılandırır.
Psychological Review’daki bir makalede açıklanan çıkarımlar geniş kapsamlı çünkü aritmetik, matematik ve bilim için temeldir. Aritmetiğin biyolojik temelli olduğunu ve algımızın doğal bir sonucu olduğunu öne sürüyorlar.
Bu nedenle matematik, zihnin temel doğasının sembollerde bir kavrayışıdır ve bu haliyle hem icat edilmiş hem de keşfedilmiştir. Matematiğin fizik bilimlerindeki görünüşte büyülü başarısı, zihnimizin ve dünyanın ayrı olmadığını, ortak bir birliğin parçası olduğunu ima eder.
Derleyen: Feyza ÇETİNKOL
Kaynak: Aritmetiğin Neden Doğduğuna Dair Psikolojik Bir Cevap Bulundu
Deneyler İnsanların Gerçekten de Sessizliği Duyabildiğini Gösteriyor
Deneyler İnsanların Gerçekten de Sessizliği Duyabildiğini Gösteriyor
Aristo’dan bu yana bilim insanları ve filozoflar sessizliğin ‘duyulup duyulamayacağını’ tartışıyor. ABD’deki Johns Hopkins Üniversitesi araştırmacıları tarafından yapılan yeni bir dizi deney bu sorunu çözmüş olabilir.
Araştırmada, “bir-çoktur yanılsaması” adı verilen iyi bilinen bir hile akıllıca kullanıldı. Bu yanılsama, dinleyicinin beynini, aslında toplam ses aynı uzunlukta iken, iki ayrı sesin bir sesten daha kısa olduğunu düşünmesi için kandırıyor.