Nefes Alış-Veriş Ritmimiz Hafızayı ve Korkuyu Etkiliyor

Nefes Alış-Veriş Ritmimiz Hafızayı ve Korkuyu Etkiliyor

Nefes almak, yalnızca hücrelerimize ihtiyacı olan oksijenin taşınması anlamına gelmiyor, bu hayati olayımız aynı zamanda da beyin fonksiyonlarımız ve davranışlarımızı da etkiliyor.

Northwestern University’den bilim insanları, ilk kez, soluk alış-veriş ritminin, insan beyninde duygusal değerlendirme ve hafızayı da güçlendiren bir elektriksel aktivite oluşturduğu bulgusuna ulaştılar.

Davranışlar üzerindeki bu etkiler, kritik bir biçimde soluk alma ya da soluk verme durumunuza ve burundan mı ya da ağızdan mı soluk alıp-verişinize bağlıdır.

Yürütülen çalışmada, katılımcılar, korkmuş bir yüzle eğer nefes alma anında karşılaşmışsalar; bu yüzü nefes verme anına kıyasla daha hızlı tanımlayabildiler. Bunun yanı sıra, katılımcılar bir nesneyle nefes alma anında karşılaşmışsalar; bu nesneyi nefes verme anına kıyasla daha kolay hatırlayabildiler. Ancak bu etki, eğer nefes ağızdan alınıyorsa ortadan kalkıyordu.

Araştırmanın temel bulgularından bir tanesi, soluk vermeye kıyasla soluk alma sırasında amigdala ve hipokampusteki beyin aktivitesinde dramatik farklılıklar olmasıdır. Soluk alma anında, tüm limbik sistem boyunca, koku korteksiniz, amigdalanız ve hipokampusünüzdeki nöronları uyarıyorsunuz.

6 Aralık’ta Journal of Neuroscience‘da yayımlanan çalışmada1, araştırmacılar, ameliyat günü verilmiş 7 epilepsi hastası üzerinde çalışırken, beyin aktivitesindeki bu değişimleri ilk kez keşfetti. Ameliyattan bir hafta önce, krizlerinin nedenini belirlemek için hastaların beyinlerine elektrotlar yerleştirildi. Bu durum, araştırmacıların, hastaların beyinlerinden doğrudan elektro-fizyolojik veriler elde etmelerini mümkün kıldı. Kaydedilen elektriksel sinyaller, beyin aktivitesinin soluk alma sırasında dalgalanmalar gösterdiğini ortaya koydu. Söz konusu aktivasyonlar, beynin duygular, hafıza ve koku merkezlerinde meydana geldi.

Bu bulgu, araştırmacıları, söz konusu beyin bölgeleriyle ilişkili bilişsel fonksiyonlarının da (korku işleme ve hafıza) nefes alma ritminden etkilenip etkilenmediği sorusunu sormaya yönlendirdi.

Amigdala, özellikle de korku ilişkili duygularda duygusal işleme merkezidir. Bu nedenle, araştırmacılar; yaklaşık 60 katılımcıdan, onların soluk alış-veriş ritimlerini kaydederken laboratuvar ortamında duygusal ifadelere dair hızlı kararlar vermelerini istediler. Katılımcılara, korku ya da şaşkınlık ifadesi gösteren yüz fotoğrafları gösterilerek, gösterilen yüz fotoğraflarında mümkün olan en kısa sürede hangi duygusal ifadenin bulunduğunu belirlemeleri istendi.
Fotoğraflar soluk alma sırasında gösterildiğinde, katılımcılar, korkulu yüz ifadelerini soluk verme sırasında gösterilen kıyasla çok daha hızlı tanımladı. Ancak şaşkınlık ifade eden yüzler için aynı durum söz konusu olmadı. Öte yandan, aynı görev, katılımcılar ağızdan nefes aldığı sırada gerçekleştirildiğinde bu etkilerde ciddi azalmalar görüldü. Dolayısıyla, korkulu uyarana özgü bu etkinin yalnızca burundan soluk alma ile ilişkili olduğu anlaşıldı.

Yapılan bir başka deney ise; —hipokampuse bağlı— hafıza fonksiyonlarının ölçümünü amaçlıyordu. Aynı katılımcılara, bazı nesnelerin fotoğrafları bilgisayar ekranında gösterildi. Sonrasında, katılımcılardan bu nesneleri tekrar hatırlamaları istendiğinde, araştırmacılar, nefes alma sırasında gösterilmişse; görüntülerin daha iyi hatırlandığı bulgusuna ulaştı.

Bulgular, hızlı nefes almanın, tehlikeli bir durum içerisindeki insan için bir avantaj olabileceğini ortaya koyuyor.

Eğer panik halindeyseniz, soluk alıp-verme ritminiz hızlanır. Dolayısıyla, sakin halinize kıyasla panik halinizde nefes almak için daha fazla süre geçirirsiniz. Böylece, hızlı nefes almayla vücudunuzun korkuya verdiği iç tepki, beyin fonksiyonlarınızda olumlu bir etkiye neden olur ve çevredeki tehlikeli uyarana karşı daha hızlı tepkiler oluşturmanızı sağlar.
Kaynak:bilimfili

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Çok Okunan Yazılar