Arızalı DNA Onarımı Tehlikeli Olabilir

Alman Kanser Araştırma Merkezi’ndeki (Deutsches Krebsforschungszentrum, DKFZ) bilim adamları, sadece birkaç yıldır bilinen kanser hücrelerine ait genetik materyalin sık sık felaket olaylarına neden olduğunu bulmuşlardır. Önemli bir hücresel DNA onarım sisteminin başarısızlığı, fragmantasyonu (parçalanma) ve genetik materyalin hatalı montajını teşvik eder. Böyle bir onarım defektine sahip olan kanser hücreleri, muhtemelen belirli bir ilaç grubu tarafından tedavi edilebilir.

Birkaç yıl önce, Alman Kanser Araştırma Merkezi’ndeki (DKFZ) bilim adamları, özellikle agresif bir çocukluk çağı beyninde, kanser hücrelerinin genetik materyalinde yeni bir hasar örneği tanımladılar.Bilim adamları, tüm kanserlerin yaklaşık % 20 ila 30’unda meydana gelen böyle bir genetik felaketi tanımlamak için “kromotripsis”terimini kullanırlar. Bunun tetikleyicisi şimdiye kadar pek bilinmemektedir. Aurelie Ernst ve ekibi, Alman Kanser Araştırma Merkezi’nde bazı genetik onarım sistemlerinin başarısızlığının, kromozom kaosunun nedenlerinden biri olduğunu göstermektedir.

UV ışınları gibi birçok çevresel etki DNA’ya zarar verir. Hücrelerin, bu tür kusurları onarmak için uygun  bir mekanizması vardır. Bu onarım sistemlerinden biri başarısız olursa ne olur? Aurelie Ernst’in ekibi bunu, genetik olarak değiştirilmiş farelerde test etti. Bu hayvanlarda, hücre tarafından kırık DNA çift ipliklerini onarmak için kullanılan aletler, özellikle sadece nöral prekürsör hücrelerde, genetik olarak kapatıldı.

Fareler, yüksek bir frekansta kromotripsis sergileyen habis(kötücül) beyin tümörleri (medulloblastomalar ve yüksek dereceli gliomalar) geliştirdi. Araştırmacılar bunun, hemen hemen her zaman, hücre büyümesi için güçlü bir sürücü olduğu bilinen myc onkojeninin  fazladan kopyalarının eşliğinde olduğunu fark ettiler. DKFZ araştırmacısı: “DNA onarımı bozuk ve myc yine de bu hasarlı hücrelerin bölünmesini tetikliyorsa, genomdaki kaos riski özellikle yüksektir.” diye açıklıyor.

Bozuk genom onarımı ile kromozom kaos arasındaki bu bağlantı, insan kanserleri için de geçerli midir? Aurelie Ernst ve ekibi bunu beyin tümörleri, melanomlar ve meme kanseri için doğrulayabilir. Araştırmacılar ayrıca, kanseri destekleyen Myc’nin insan tümörlerinde yer aldığını buldular.

Aurelie Ernst: “Onarım kusurlarından kaynaklanan kromozom kaos ilk bakışta korkutucu.” diyor. “Ancak, bu tür kusurları barındıran kanser hücreleriyle özel olarak mücadele etmenin yolları vardır: İlaveten, başka bir önemli DNA onarım sistemini kapatmak için ilaçları kullanabiliriz. Bu, hücrenin hayatta kalamayacağı kadar genetik hasara yol açar. Diğer taraftan, tüm onarım sistemlerine sahip olan sağlıklı hücreler, bu ilaçları önemsemez.”

PARP inhibitörleri, merkezi bir DNA onarım sistemini bloke eden onaylanmış ilaçlardır. Diğer DNA tamir enzimlerine bağlanan diğer maddelerin geliştirilmesi de mümkün olabilir. DKFZ araştırmacısı Ernst: “Bir hastanın tümör genomunun analizinde, kromo-spazm kanıtı ortaya çıkarsa, PARP inhibitörleri ile tedavi gelecekte yeni bir tedavi seçeneği olabilir.” diye açıklıyor. “Elbette, bunun klinik öncesi ve klinik testlerde doğrulanması gerekiyor.”

Kaynak: https://www.bizsiziz.com/defective-dna-damage-repair-leads-to-chaos-in-the-genome/

https://www.nature.com/articles/s41467-018-06925-4

Çeviri: Simge Kara

Bir yanıt yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Çok Okunan Yazılar